Enerji Bir-Sen Genel Başkanı Hacı Bayram Tonbul, 6. Dönem Toplu Sözleşmenin ilk oturumunda yaptığı konuşmada yapılan özelleştirme uygulamalarını eleştirerek “TEİAŞ’ın özelleştirme kapsamına alındığını öğrendik. Haliyle burada çalışanlar bizlere konu hakkında soru soruyorlar fakat bizler bu soruları cevaplayacak herhangi bir bilgiye maalesef sahip değildik. Geçmişte birçok kurumumuzda özelleştirmeler yapıldı. Bu özelleştirmelerin ne kadarının amacına uygun olduğunun bir ölçme değerlendirmesi yapıldı mı bilemiyorum. TEDAŞ özelleştirmesinde kurumun 10 yıla kalmadan tekrardan kurulacağını söylemiştik, keşke yanılsaydık. Bugün TEDAŞ’ı tekrar kurduk ve genişletiyoruz.” dedi.

Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı Hacı Bayram Tonbul, Memur-Sen Heyeti Temsilcisi olarak, Kamu Görevlileri Sendikaları Heyet Başkanı Ali Yalçın’ın ardından 6. Dönem Toplu Sözleşmenin ilk oturumunda Memur-Sen’in talepleri hakkında konuşma yaptı.

Kamu görevlilerinin 4688 sayılı Kanun üzerinden yaşadıkları sıkıntılara değinen Tonbul “Ekonomik konular ile ilgili konuları Daha öncesinde de dile getirmiş, kamuoyuyla paylaşmıştık. Memur-Sen heyeti olarak 6. Dönem Toplu Sözleşme tekliflerimizi Bakanlığa sunduk. Konfederasyon Başkanımızın sunumunda 2022 için 21, 2023 için de 17zam, her yıl için de 3 refah payı ve 600 TL de iyileştirme zammı taleplerimiz var” dedi.

TEDAŞ’ı Yeniden Kurduk ve Genişletiyoruz

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İstanbul’da açıklamış olduğu ekonomik reform paketine değinen Tonbul “Memurları ilgilendiren konulardan bir tanesi de kitlerin yapısıyla ilgili düzenlemelerin olacağı söylenmişti. Hatta Cumhurbaşkanımız orada bu sunumu yaparken ‘Bu program yapılırken sosyal taraflarla bir araya gelinerek yapıldı’ denilmişti. Bu sosyal taraflardan biri biz olmadığımıza göre diğerlerinin kim olduklarını da bilemiyorum. Bizle böyle bir çalışma yapılmadı. Bir sabah uyandığımızda Makine Kimya Enstitüsü Kurumu’nun özerk yapıya büründüğünü gördük. Bir başka sabah da Resmî Gazete’den TEİAŞ’ın özelleştirme kapsamına alındığını öğrendik. Haliyle burada çalışanlar bizlere konu hakkında soru soruyorlar fakat bizler bu soruları cevaplayacak herhangi bir bilgiye maalesef sahip değildik. Geçmişte birçok kurumumuzda özelleştirmeler yapıldı. Bu özelleştirmelerin ne kadarının amacına uygun olduğunun bir ölçme değerlendirmesi yapıldı mı bilemiyorum. TEDAŞ özelleştirmesinde kurumun 10 yıla kalmadan tekrardan kurulacağını söylemiştik, keşke yanılsaydık. Bugün TEDAŞ’ı tekrar kurduk ve genişletiyoruz. Et, süt kurumunu yeniden ihya etmek durumunda kaldık çünkü vatandaşlarımızın birtakım fırsatçıların ve sömürücülerin elinde kaldığını gördük. Bu kurumların niye özelleştirildiğinin, neye ihtiyaç duyulduğunun kamuoyuna ve paydaşlarına net bir şekilde söylenmesi lazım. Bu noktaya gelmeden önce Makine Kimya Enstitüsü Kurumunda verilen sözleşmeler geldi. Biz Toplu Sözleşme masasında kamu personelinin ücretlerine zam yapılsın dediğimizde bulunamayan bütçeler bir anda yok oldu, şimdi aynı fabrikada 7 bin TL alan fabrika müdürüne dört katı sözleşme ücreti önerilmeye başlandı. Şube müdürlerine 21 bin TL öneriliyor, o zaman ‘Bu paralar nereden geliyor?’ diye sormak lazım. Kamudayken bu bütçe yokken özerk haline geldiğinde akşamdan sabaha nerden bu kadar para kazandılar? Bu açıdan kamu, üretimi eğer daha da arttırmak istiyorsa bunu elini bol tutarak, cezalandırma sistemiyle değil ödüllendirme istemiyle gerçekleştirmesi lazım” ifadelerini kullandı.

Kamu personelinin siyaset yapma hakkının, grev hakkının, örgütlenme hakkının önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini vurgulayan Tonbul, “4688 sayılı yasa 2010 yılındaki referandumdan sonra yeniden yapılandırılırken tüm aşamalarında bulunan biri olarak söylüyorum; ‘Mevcut 4688 sayılı yasa bize ancak 5 sözleşme yaptırabilir, 6. Toplu Sözleşmede illaki bir tıkanıklığa sebep olur’ demiştim. Bugün geldiğimiz noktada 4688 sayılı yasa artık biz kamu görevlilerinin sorunlarını çözmekte yetersiz kalıyor. 2018 yılında konuyla ilgili çalışmamızı Meclis Grup Başkanına, Cumhurbaşkanımıza ve Cumhurbaşkanı Yardımcısına ilettik fakat konuyla ilgili mecliste iki yıldır herhangi bir çalışmanın olmadığı da bir gerçek. 6. Dönem geldi çattı ve biz bugün yine aynı yasayla Toplu Sözleşme yapmaya çalışıyoruz. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçişle birlikte masanın sendikalar tarafı değil işveren tarafının kanunen ortadan kalktığı da gerçeğinin artık hükumet tarafından kabul edilmesi ve yasanın yeniden düzenlenmesi şart. Aynı şekilde toplu Sözleşmede hangi konuların görüşüleceği noktasında da yeniden yapılanmaya gidilmesi lazım; sadece mali ve sosyal haklar konuların görüşüleceği belirtiliyor fakat mali ve sosyal haklar içerisinde sayılan konulara bakıyoruz, direkt kanun olarak veya bir kanunun eki olarak meclisten geçiyor. En son Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının çıkartmış olduğu çift harcırah uygulaması bir iki kuruma mahsus olarak yapılıyor. Daha önce de Sanayi ve Teknoloji Bakanlığında aynı olay gerçekleşmişti. Yine tasarruf tedbirleri kapsamında alınan kararla Toplu Sözleşme kazanımı olan personel servislerine müdahale edilmişti. O zaman ‘Toplu Sözleşme imzalamanın, bu masada 1 ay geçirmenin anlamı ne?’ diye sormak lazım. Yapılan bu hareketler ‘Birileri istediği zaman kanun hükmünde olan Toplu Sözleşme hükümlerine dışardan müdahale edecekse bu Toplu Sözleşme masasına ne gerek?’ diye de kamuoyu tarafından da sorgulanıyor. Kamu görevlileriyle ilgili konuların Toplu Sözleşme masasında kararlaştırılması ve günün şartlarına uygun olarak güncellenmesi lazım. Harcırahlar olsun, fazla mesai olsun, bir bakıyoruz ki bütçe kanununda görüşülüyor, hiçbir zaman bu masanın gündemi haline getirilmiyor.  3600 ek gösterge yıllardır taleplerimiz arasında olmasına rağmen ‘bu masanın gündemi değil’ diye hiçbir zaman gündeme getirilmedi fakat ortada Cumhurbaşkanımızın bir açıklaması var, o günden bugüne kadar da herhangi bir çalışma yapılmamış. Beş meslek grubuyla sınırlandırılmadan tüm kamu görevlilerimizin bundan faydalanması lazım. 3600 ek göstergenin bu kadar fazla istenmesinin sebebi; emekli aylıklarına ciddi bir katkısı var, bu açıdan da yansıtma oranlarının yeniden düzenlenmesi konusu taleplerimiz arasında yer alıyor” şeklinde konuştu.