Emeklilikte Yaşa Takılanlar insan Zinciri Oluşturdular
Haber
09 Eylül 2013 - Pazartesi 10:27 Bu haber 2758 kez okundu
 
Emeklilikte Yaşa Takılanlar insan Zinciri Oluşturdular
DOĞAL GAZ Haberi
Emeklilikte Yaşa Takılanlar insan Zinciri Oluşturdular

Bugüne kadar mağduriyetlerinin giderilmesi için pek çok kez eylem yapan Emeklilikte Yaşa Takılanlar, bu kez kendilerini mağdur eden yasanın yürürlüğe girişinin yıl dönümünde Başkent Ankara’da buluşarak insan Zinciri Eylemini gerçekleştirdiler. 08.9.1999 tarihinde yürürlüğe giren, 4447 sayılı yasanın, geriye dönük işletilmesi nedeni ile mağdur olan Emeklilikte Yaşa Takılanlar Platformu üyeleri, yasanın yürürlüğe girişinin 14’üncü yılında Başkent Ankara’da Ankara'nın en kalabalık insan ve araç trafiğinin olduğu bölgede "insan zinciri" oluşturdular. Yurdun dört bir yanından Başkent Ankara’ya gelen Platform üyeleri Saat 11.30’da Sıhhiye Abdi ipekçi Parkında buluştular. Üzerinde; “insanı Yaşat ki Devlet Yaşasın”, “Haksızlık Karşısında Susan, Dilsiz Şeytandır”, “Maç Devam Ederken Kural Değişmez”, "Mezarda Emekliliğe Hayır" yazılı pankartların eşliğinde, Kızılay’a doğru yürüyüşe geçen platform üyeleri, Kızılay’dan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önüne kadar insan zinciri oluşturarak mağduriyetlerini haykırdılar. Emeklilikte Yaşa Takılanlar Platformu üyeleri Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının önüne Siyah Çelenk bıraktılar ve Basın açıklaması yaptılar. Platform üyeleri adına Basın açıklamasını okuyan  Elif TOPAL, Bizler KESiNLiKLE ERKEN EMEKLiLiK DEÄžiL 1999 yılında 4447 ve 2002 yılında 4759 sayılı yasaların geriye işlemesi sonucu elimizden alınan GECiKTiRiLMiŞ HAKKIMIZ OLAN EMEKLiLiÄžiMiZi iSTiYORUZ.” Dedi. Eylem basın açıklamasının ardından olaysız bir şekilde sona erdi. Emeklilikte Yaşa Takılanlar Türkiye Platformu Basın Açıklaması; Bizler 08.09.1999 öncesinde SSK’lı, Bağ-kur’lu ve Emekli Sandığı mensubu olarak iş hayatına başlamış kişileriz. O zamanlar 506 Sayılı SSK kanunun emekli olma şartları maddeleri şöyle idi erkeklerde 25 yıl 5000 gün bayanlarda ise 20 yıl 5000 gün şartlarına göre emekli olmak üzere SSK, Bağ-kur, Emekli Sandığı ile sözleşmeler imzaladık. Zira Devlet babamızın 1999 yılındaki 3’lü koalisyon hükümeti 17 ağustos depremi sonrasında ülkemizin bütün vatandaşları can havliyle depremde kayıplarını aramaya kurtarmaya koşturduğu bir zaman da bizleri mağdur eden 4447 sayılı yasayı çıkarma gafletinde bulundu. Aslında bizlerin mağduriyeti bahse konu 4447 sayılı yasanın ülkemizde ilk defa yürürlüğe girdiği tarihten geriye doğru işleyen bir yasa olmasından kaynaklanmaktadır. Yasanın, bizi ilgilendiren kademeli emeklilik maddesi Hariç diğer maddelerine her hangi bir itirazımız olmadığı gibi diğer bütün kanunlar gibi uygulaması yayınlandığı tarihten itibaren yürürlüğe girdiği tarihten sonrasını etkilemesinin bizler için bir mağduriyet doğurmayacaktır. O zamandan bu zamana kadar neden tepki gösterilmedi şeklinde haklı bir soru sorabilirsiniz. Anayasa mahkemesine verilmesine rağmen anayasa mahkemesi üyeleri bu yasada sadece kademeli emeklilik maddesini iptal edip, diğer bütün maddeleri onaylamışlardır. 2002 Mayıs ayında meclis tekrar konuyu ele alıp iptal edilen Kademeli Emeklilik maddesini biraz yumuşatarak Anayasanın vatandaşa verilen haklar geri alınamaz maddesini de çiğneyerek 4759 sayılı yasayı meclisten geçirdiler. Muhalefet tarafından Anayasa Mahkemesine tekrar itiraz edilip dava açıldı. Bu kez Anayasa mahkemesi iMF denen Emperyalist güçlerin baskısıyla şöyle karar almıştır. Düzeltilen maddeleri aynen kabul edip 4759 sayılı yasanın Geriye doğru işleyip Kazanılmış hakları öldürdüğünü resmen onayladı. Gerekçe de şuydu Emeklilik konusu kazanılmış Hak değil beklenen Hak’tır. Beklenen Haklarda gerçekleşmediği sürece devlet tarafından değiştirilir, dendi. Ayrıca ülkemizde her gün değişen kanunlar sebebiyle 20-25 hizmet yılımız dolana kadar nasıl olsa bu kanunda değişir düşüncesi ile hareket edildi. 3.5 yıl boyunca sosyal paylaşım sitelerindeki gruplarımızla bu mücadelemize değişik tarihlerde yetkili mercilerden izinler alarak kanunlar çerçevesinde yaptığımız basın açıklamalarına devam ettik. Son olarak 14 Mart 2013 tarihinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk ÇELiK içimizden bir heyeti kabul ederek konunun enini boyunu dinleyip haklılığımızı kabul etmiştir. Bizlerle ilgili çalışmalar yaptıracağını söyleyerek mağduriyetimizin giderilmesine çalışılacağını belirtmiş ve bu güne kadar hükümetimizin nasıl bütün mağduriyetleri giderdiyse bunu da gidereceğini söylemiştir. Fakat son açıklamalarında çalışmaların hiç ümit verici olmadığını bizler hakkında olumlu bir karar veremediklerini açıklaması bizleri hayal kırıklığına uğratmıştır. Bizler bu ülkenin vatandaşı olarak sadaka istemiyoruz. Elimizden alınan hakkımızı istiyoruz. Yıllarca nasıl kesintisiz ve tam olarak gırtlağımızdan, çoluk çocuğumuzun nafakasından kesilen primlerimiz ödemiş insanlar olarak ilk işe girdiğimiz şartlarla emekli olmak istiyoruz. Bu kanundan kaç kişi mağdur sorusuna gelince; 4447 sayılı kanundan tam tamına 5.000.000 kişi mağdur olmuş, aileleri ile birlikte ortalama mağdur sayısı 15.000.000 civarındadır. Kanunun geriye doğru işletilmesinin iptal edilmesi halinde hemen emekli olacak yani prim gün sayısı ve hizmet yılını dolduranların sayısı 500.000 kişidir. Bu kanunun bizlere ne gibi mağduriyetler getirdiğini şöyle izah edebiliriz. Özel sektör çalışanlarını yaşları sebebiyle işverenler kapının önüne koymaktadır. Emek harcayan işlerde çalışan arkadaşlarımız maalesef doğanın gücüne yenik düşerek belli bir yıl sonra güçlerini kaybedip hantallaşmaya başladığından, işverenler haklı olarak daha genç ve dinamik bir eleman çalıştırma isteği ile genelde 40 yaş ve üzeri çalışanları işten çıkarmaktadırlar. iŞVEREN YAŞLISIN DiYOR KAPININ ÖNÜNE KOYUYOR, DEVLET GENÇSiN DiYOR EMEKLi ETMiYOR. işten çıkarılan arkadaşlarımız tazminatları ile belli bir süre geçimlerini sağladıktan sonra o paranın da bitmesi üzerine günü birlik işlerde bulabilirlerse çalışmak zorunda kalmaktadırlar. Sigortalı bir iş bulma imkanları olmadığı gibi has bel kader bulurlarsa da kayıt dışı yani SGK’ sız çalışmak zorundalar. 01.10.2008 tarihinde yapılan 5510 sayılı düzenleme ile 3000 TL. bürüt Ücret altında ÇALIŞTIKÇA BAÄžLANACAK EMEKLi MAAŞI DÜŞMEKTE olan tek ülkeyiz. (Çalışırken Emekli Maaşının düşmemesi için çalışma brüt maaşınızın, Asgari Brüt Ücretin en az 3 katı olması gerekiyor. 1012 TLX3= 3036 TL.) Ayrı bir sıkıntı olarak ta bu durumda işsiz kalan arkadaşlarımızın belli bir süre (SGK’ da muayene olma hakkı süresi bitiminde) GSS (Genel Sağlık Sigortası kanunu) adı altında prim ödeme zorunluluğu bulunmaktadır. Kazancı olmayan bir kişinin bırakın GSS primi ödemeye ailesini geçindirecek bir işi bile bulunmamaktadır. iş bulamayan arkadaşlarımız ise bankaların kredi ağlarına düşerek son raddeye gelene kadar aileleriyle hayatlarını idame ettirmeye çalışmaktadırlar. Ama son radde dediğimiz nokta ödenme imkanı olmayan krediler sebebiyle kapıya banka avukatlarının dayanmasıyla aile bölünmeleri, intiharlar, cinayetler ile sonuçlanmakta ve de sonuçlanmaya devam etmektedir. Bakın bu sıkıntılardan dolayı yaşanan aile içi şiddetten hiç bahsetmiyoruz bile. Düşünün ki işsiz kalan mağdurların üniversite de okuma çağında çocukları bulunmaktadır. Siz hiç çocuğunuz üniversiteyi kazanmaması için dua eden bir anne baba düşünebiliyor musunuz? Çocuklarına harçlık gönderemediklerinden dolayı gurbette anne baba hasretiyle okuyan çocukların maddi imkanlarını karşılamak için kötü yollara sapma (uyuşturucu kuryeliği, fuhuş vb.) gibi bir eğilimlerinin olduğunu ne kadar zor bir durum olduğunu eminim daha iyi anlarsınız. Sonuçta hayat para kazanılırsa yaşanmaktadır. Ama para kazanmak içinde genç olmanın şart koşulduğu bir ortamda bu insanların mağduriyetlerinin giderilmesi içinde gereken yapılmalıdır. Kısaca konuyu özetleyecek olursak; Bizler KESiNLiKLE ERKEN EMEKLiLiK DEÄžiL 1999 yılında 4447 ve 2002 yılında 4759 sayılı yasaların geriye işlemesi sonucu elimizden alınan GECiKTiRiLMiŞ HAKKIMIZ OLAN EMEKLiLiÄžiMiZi iSTiYORUZ. Bu 4447 ve 4759 sayılı yasaların geriye işletilmesi sebebiyle bizler aşağıda maddeler halinde yazılı sıkıntılarla yüz yüze kalmış durumdayız. 1. Özel sektörde çalışanları maalesef işverenler YAŞLANDIN artık diyor kapının önüne koyuyor, devletimiz ise daha GENÇSiN diye emekli etmiyor. 2. Bu durumda işsiz kalan Vatandaşlar GSS PRiMi (Genel Sağlık Sigortası) ödeme ZORUNLULUÄžUNDA kalmaktadır. 3. Yine bu durumda olan vatandaşlarımız çalıştıkça emekli maaşının düşmemesi için KAYIT DIŞI çalışmak ZORUNDA kalmaktadırlar. 4. Maddi sıkıntılardan dolayı çocuklarını üniversiteye GÖNDEREMEMEKTEDiRLER. Daha açık ve net ifade ile belirtecek olursak bizler 08.09.1999 öncesi işe başlarken prim gün sayımızı doldurmak şartı ile 20-25 yıl sonra emeklilik hayalleriyle çalıştık. Bizim bu hayallerimizi yıkan, Oynanan Maçın Tam Yarısındayken hatta sonuna yaklaşmışken Kural değiştiren ve bu yeni Kuralı Eski Oyunculara uygulayan koalisyon hükümeti oldu. Artık bizim mağduriyetimizin de giderilmesi sırasının bir an önce gelmesini istemek bu vatanın evlatları olarak hakkımızdır diye düşünüyoruz. Saygılarımızla Emeklilikte Yaşa Takılanlar Türkiye Platformu Bu haberin tüm hakları www.enerjimagazin.com'a aittir. 
Aktif Link verilerek veya açık kaynak gösterilerek kullanılabilir.
Kaynak: Editör:
Etiketler: Emeklilikte, Yaşa, Takılanlar, insan, Zinciri, Oluşturdular,
Yorumlar
Haber Yazılımı